23 Eylül 2012 Pazar

Kilo Almak Ya da Alamamak Tüm Mesele Bu

Annesinin hep azarladığı gibi "Yediği önünde yemediği ardında, otur da şükret, dışardan yemek söylemek de neymiş??" Bir Çeşit Ben insanıyla devam ediyoruz.

Bir Çeşit Ben için yaz tatili demek gezmek/ tozmak ve yemek/ yatmak olarak iki kategoride değerlendiriliyordu. Ve her tatil dönüşü insanlardan mutlaka "Sana nolmuş böyleeeee" diye tepkilerin duyulması normal sayılır olmuştu. Çünkü Bir Çeşit Ben tatilde adeta evrim geçiriyordu, Sibel Can ve Işın Karaca ile yarışır gibi hissediyordu.

Ancak bu yaz her şey farklı olmuştu. Bir Çeşit Ben yine her tatilde yaptığı gibi düşünmemiş sadece yemişti. Yemek yemeyi seviyordu. Mutlu hissediyordu. 
O gün kardeşi Depresan tartıyı alıp odanın ortasına koydu. Tartı da bir çeşit sakız gibiydi ya da bir ıslak mendil... Ortaya çıktığında herkes ilk kez görüyormuş gibi mutlaka isterdi..

Bir Çeşit Ben de tüm aile üyeleri gibi tartıya çıktı. Kardeşlerini de uyarmayı ihmal etmedi: 
"Dalga geçen olursa babamı ikna edip tüm bilgisayarlara şifre koydurrum :@" 

Kafasını indirip sayılara baktı ve.... Kaldı... Öyle aval aval baktı.. 
Kilosu öylece duruyordu. 
Hiçbir değişiklik yoktu...
Şoku atlatınca yüzünde oluşan ifadeyse korkunçtu...
Sınavı başaramayınca itiraz eden öğrenciler gibi "Yanlış bu tartı valla bak... Mümkün değil.. Aldım, almalıydım.. Anne yaaa yemek vermiyon mu sen bana!!!"
Gece yediği üstüne o kadar uyuduğu yemekler neredeydi... 

O gün arkadaşı Azrail de güldü durdu... 
"Seen benden 11 kilo zayıfsın ha? Ay kıs kaçırırlar ha seni... Şöyle bir omuzlarına atsalar...ahahahay çok güldüm" 
"Hıhı evet...Pöff"

Bir Çeşit Ben tatilinin son günlerini Hocaanım'ın tüm "Şunları da git gör gitmeden"lerine karşı evde pinekleyerek ve ölümüne yiyerek geçirmeye karar verdi. Bilmem kaç ayda bilmem kaç kilo verilebiliyorsa alınabilirdi de....


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder