12 Kasım 2012 Pazartesi

Ne Attınız Nan Bu Kasımın İçine

Gezelim görelim olayını abartıp seyahat firmalarından aile sıcaklığı duymaya başlayan Bir Çeşit Ben insanıylayız.

Bir Çeşit Ben için günler düşündüğünden daha hızlı geçiyordu. Bir Çeşit Ben artık düşünce insanı olmaktan kilometrelerce uzaktı. O artık akışına yaşıyordu. Günler hızlı, yoğun ve hayal edemeyeceği kadar güzeldi...

Bir Çeşit Ben ve ikinci baharı Geveze o haftasonu ayrı ayrı tatiller yaptılar. Geveze, 10 Kasım Atatürk'ü Anma Törenleri için piyangodan çıkmışçasına bulduğu Ankara gezisine katıldı. Bir Çeşit Ben, Geveze adına çok sevindi. Çünkü o havayı solumanın, Atatürk'ü orada anmanın bambaşka bir şey olduğunu tahmin edebiliyordu.

Bir Çeşit Ben ise taa ortaokuldan arkadaşı Esmer Güzeli'nin yanına Muğla'ya gitti. Fakat şans yüzüne önce gülüp sonradan maskesini çıkarmıştı. Grip virüsleri o güzel tatilde yanından bir saniye olsun ayrılmadı. Yine de Bir Çeşit Ben olabildiğince Muğla'nın tadını çıkarmaya çalıştı. Önce Esmer Güzeli'nin arkadaşlarıyla tanıştı. Gıcık Sülo, Gizli Karizma Ali, Kurbatımsı Zeliha, Asabi Ali Rıza... Hepsi Bir Çeşit Ben'le özel olarak ilgilendiler. Sülo'nun gıcıklıkları bile bir süre sonra Bir Çeşit Ben'i çok eğlendirmeye başladı. Bir Çeşit Ben çabucak kaynaştığı ortama bayıldı.

Sonraki gün Esmer Güzeli, Bir Çeşit Ben'i Akyaka'ya götürdü. Akyaka, Bodrum'un gürültüsüz versiyonu gibiydi. Tek katlı, beyaz evler, dağ boyu uzanan orman Bir Çeşit Ben'i büyüledi. Akyaka'nın ortasındaki Azmak Nehri ise başka bir güzeldi. Bir Çeşit Ben fotoğraf mı çekse etrafı mı izlese karar veremedi.  Ama bir şekilde tilki misali buralara tekrar geleceğini hissedebiliyordu.

Bir Çeşit Ben döndüğü gün soluğu Geveze'nin yanında aldı. Onu çok özlemişti. Tüm gün yemekler yaptılar, mutfağı temizlediler, ev arkadaşı Gezgin Çocuğu unutmayıp onunla şakalaştılar, alışveriş yaptılar.. Hatta günün sonunda Bir Çeşit Ben ilk defa Geveze'nin önceki yıl yurt arkadaşı olan Konyalı ile tanıştı. Kısa bir tanışma olsa da Bir Çeşit Ben, o akşam Geveze'nin hayatında ciddi bir yerlere oturduğunu kesin olarak anladı. Geveze adeta Bir Çeşit Ben'in üzerine titriyordu ve bu Bir Çeşit Ben'i çok mutlu ediyordu. Bunları hayal bile edemezdi ama yaşıyordu. Bir Çeşit Ben içten içe kerametin Kasım'da mı olduğunu soruyordu. Sanki biri bu ayın içine özel bir şeyler katmıştı. Arkadaşlarının, sevgilisinin, olayların bu kadar güzel gitmesinin başka nedeni olamazdı. Bir Çeşit Ben o akşam nazar değmemesi için nazar boncuğumsu bir şeyler almaya karar verdi. Günler hep böyle geçebilir miydi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder